31 Ocak 2011 Pazartesi

hiç iyi değil

ben yine kendime üzülmeye başladım.
bu hiç iyi değil geçmişten biliyorum.

rouge

30 Ocak 2011 Pazar

Grizzly Bear

Grizzly Bear-Ready, Able

rouge

günün sonu

ve rouge uyumaya karar verir.
gecenin son yazısı her ne kadar yeni günün ilk saatleri olsa da..
daha 10 saat önce (yaklaşık olarak) depresyonda ki ben depresyondan çıktım...
demek ki benim arkadaşlarımla uzuuun uzun laflamam gerekiyormuş bunu anladım.
bide bu neşeli anımda dinlediğim garip müziğide paylaşayım (radyo programı gibi oldu)
neyse efedim buyrunuz "enteresan şarkı"

şarkı dediğime bakmayın, söz beklemeyin

deliriyorum sanırım


<--- rouge

depresy-on

iyice depresyon moduna geçtim...
hoş her insan için farklıdır ama olsun.
ben için
bloga sürekli yazma isteği
jay jay johanson
çikolata
süt
üzerine oturduğum yeşil minder
sırtıma aldığım battaniyem
içtiğim sigaram
yanımda duran kar kürem
ve
arada teramisin (terramycin) sürdüğüm dövmemdir.

bide fazla konuşmak istemediğim sevgilimide unutmayalım.

ayrıca yarın n'olucak biliyor musun???
dedem öleli bir sene olmuş olacak.
zaman çabuk geçiyor.

(bu arada biri bana kar küresi alabilir mi? kocaman ama. şuan ki çok ufak. karıda çok az.)

rouge

29 Ocak 2011 Cumartesi

psikolojik

Aslında çok uykum var ama psikolojik biliyorum.
bide geçmişimi özlüyorum belli belirsiz ilişkilerimi.
o zaman yara alma olasılığım hep var diye kendimi korurdum kendi içimde..
ama şimdi oda yok...
Özlüyorum
"Bıyıklı Çocuk"u
yada
"Nekrofil Ruh"u..

içimde işler karıştı.

rouge

Paradise Circus

anısı var.

Massive Attack - Paradise Circus

rouge

but i'm alone again...


Ve bir gecede insan hayatı nasıl değişir?
Eğer en yakın arkadaşınız ve kız kardeşiniz size sevdiğiniz adam hakkında gerçek diye düşündükleri, ihtimalleri söylerse onlar kendi hayatına devam eder sizde kafanız karışmış halde oturur "jay jay johanson" dinlersiniz..
Çünkü narindir romantiktir ve yalnızdır. "bkz: Jay Jay Johanson-Alone Again"

Ne kadar acı ve kötü, güvendiğin insanlar sana bir şeyler söylediğinde inanmak istemezsin ama karşı taraf "1-0" öndedir zaten senin elinde bir şey yoktur. En azından benim elimde hiç bir şey yok.
Aslında söyledikleri şeyler (aldatır, oyun yapıyor, aslında sevmiyor.. vb.) pekte inanılacak şeyler değil. ama işte bi kere laf ağızdan çıktımı insanın beynin deki kırk tane tikli dolaşmaya başlıyor...

Eğer bi kızsan ve yolun başındaysan güvenmek çok zor oluyor...
-ki malum geçmişteki yüzüstü bırakılmaları da koyarsak kekin içine, zor oluyor.. zor...

rouge


28 Ocak 2011 Cuma

believe in me

you believe in me.
 i believe in you.
 how come that you don't 
believe in us ?


rouge

26 Ocak 2011 Çarşamba

uykusu olanlar var.


yanında uyumak istiyorum
yanına uzanmak
yanında olmak
yanımda ol

rouge

24 Ocak 2011 Pazartesi

bang-bang-bang!

yakınındakine silahı doğrultmak çok kolay önemli olan uzaktakini vurabilmek.. tabi vurmak istiyorsan..

rouge

anı

fark ettim ki unuttuğum anılar var.. dünden kalan, bugün olan ve yarın olacak .. anıların içinde boğuşurken aklına şu gelir "haksızlık yaptığınız kişiler var"dır hayatınızda.. bazılarına bilinçli olarak yaparken bunu bazılarına istemeden yaparsınız  ve üzülürsünüz.. enteresandır ben bilinçsiz olarak yaptığım "haksızlık" a üzülürken buldum kendimi.. en son hatırladığım bi kaç göz yaşı bu kadar...

rouge

değer

bazen hayatında ki herşeyin değersiz olduğunu düşünürsün...
bazende hayatındaki herşey çok değerlidir senin için..
öenmli olan yada olmayan bilemiyorum aradaki çizgi aslında
"değer" neye göre kime göre?
bunun ölçüm aracı ne...?
kafam da garip garip "değer" le ilgili bir sürü soru var... ve içinden çıkılmaz bi hal aldıktan sonra çıkabildiğim kadarını yazmak istedim sadece...
kelimelerin arkadaşlığıyla.. birlikteliğiyle oluşan değerler ne kadar doğrudur bilinmez..
kelimeler doğruda söyler yalanın kapılarınıda açar...
"değer" neye göre kime göre??

sanırım kafayı yemekteyim...
daha duygusal şeylerde yazıcam.

rouge

10 Ocak 2011 Pazartesi

mutluluk

mutsuz günlerimin haftalarımın ve aylarımın sonunda çok mutlu olmak.

bazen mutluluk haydarpaşa daki bi veda öpücüğünde gizli olabiliyor...

9 Ocak 2011 Pazar

nefreti güzel yaşamak



"...ama olmuyosa duygularım ne kadar yoğunsa aynı yoğunlukta kendini nefrete bırakabilir. zaten aşkla nefret baya benziyor birbirlerine yoğunluk olarak..." dedi yanakları kızarmış bana yoğun, duygulu gözleriyle bakarken. " ya siyah ya beyaz
ben ikisini de güzel yaşarım" dedi. şimdi elleri ellerimdeydi....

rouge

7 Ocak 2011 Cuma

07.01.2011

gözlerim kıpkırmızı kançanağı uykum var. herşey normal. hatta iyi bile olabilir belki.